28 Ağustos 2015 Cuma


    Bir yaprak, kızıl, yaprak bir sarı bir kızıl, güneş geziniyor ince damarlarında, ince damarlarımızda geziniyor güneş. Ses oldun. Yedi kat altından mı yerin, geliyorsun, yoksa daha uzak bir zamandan, som bir gök taşından mı? Alçalıp yükselen, uzayıp kısalan, yakınlaşıp uzaklaşan, bir hayal mi, ses? Kalbimizi düşürdük bir nehrin diğer yakasına atlarken.Yalnızca ses mi? Yapraklara kondurarak dudaklarını, sen dudakları olan bir ses olabilir miydin, yaprakları öperek usul, nesneye soluk veren bir renk, başat noktası yaşamın... Üç noktaya hızla yürüyüp sonsuza yavaşlayarak süzülen gizemli bir tümceye de soluk verebilir miydin? Anlaşılır olmak gerekli değildir, biliyorsun. Tüm devrik ve tütsülü tümcelerin içinde, gezinerek bir rüzgar gibi, ince ve şen, aklımın kıyısından bir düşü izleyebilir miydin?   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder