4 Mayıs 2015 Pazartesi


Sırtladığın ölü gitgide ağırlaşıyordu. Adına tereddüt demiştiniz, değil mi? Kokusundan bayılacak gibi oldun pek çok kere, yine de yapamadın. Ne oldu sonra da onu bir nehre bıkaktın? Hem de öyle yavaşça değil, bir çırpıda... Bir çırpıda bıraktın da dikleştirerek sırtını baktın gözden yitirene dek. Tüm bozuklukları aynı anlatıma düşmüş topal cümleleri de kuyruğunla kovdun. Gece indi, omuzlarını silkerek yola koyuldun, hafiflemiş ve özgür. Her adımda bir tebessüm bırakarak yere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder